Filenin Sultanları ülkemize sadece Dünya Kupası'ndan gümüş madalya getirmedi. Kaptan Eda Erdem'in TVF Başkanının "Siz dileyin biz yerine getirelim" sözüne verdiği cevap, onların spor ahlakına ve Türk Kadınının ülke sevdasına imza attı.
Osman Gürçay yazdı...
Bangkok’ ta Dünya Kadınlar Voleybol Şampiyonası finalinde İtalya ile oynayan ve karar setinde iki servisi ağlara takılan Filenin Sultanları 3-2 yenilerek ikinci olmuş ve gümüş madalya kazanmıştır.
Turnuvada Rüya Takımda yer alan kaptanımız Eda Erdem Dündar, 2025 FIVB Dünya Şampiyonası'nın ‘En İyi Orta Oyuncusu’, bir diğer oyuncumuz Melissa Vargas ise ‘En İyi Pasör Çaprazı’ ve ‘Turnuvanın En Skorer Oyuncusu’ ödülünün sahibi oldu. Ebrar Karakurt’ da yüzlerce üst düzey voleybolcunun oynadığı turnuvada derece yaptı
Filenin Sultanları hepimize bu gurur tablosunu yaşatırken birçok yanlış(!) yaptı.
Dünyanın bir ucundaki turnuvalara giderken bırakın özel uçağı, ortalama 1.80 boylarına rağmen tarifeli uçakların ekonomi sınıfında iki büklüm seyahat ederken bilet paralarını ceplerinden ödemeyip federasyona yüklemişlerdir.
Yüzlerce milyon dolarlar döktüğümüz futbolda, transfer ettiğimiz son kullanma tarihi geçmek üzere futbolculara, teknik direktörlere, eşlerine, sevgililerine özel uçak gönderilirken, kedisine köpeğine bakıcı tahsis edilirken karşılığında turnuvalarda Mart ayını görmeden elenirken, kupalar kaldırarak bu alışkanlıklarımızı bozan filenin sultanları Türk Sporuna kötü örnek olmuşlardır.
Ama Filenin Sultanlarının son yaptıkları büyük yanlış ve ayıp bütün bunların üzerine tüy dikmiştir.
Kupa falan kazanmadığımız sadece eğrisi doğrusuna denk gelerek galip geldiğimiz sıradan her milli maç sonrası özel uçakla ülkemize dönerken Teknik Direktörü ile Futbolcusu ile halı satıcısı gibi prim pazarlığı yapan, kendilerini eleştiren babaları yaşında bir basın mensubuna saldıranları hepimizin malumu iken…
Rahmetli Cep Herkül’ü Naim Süleymanoğlu’nun ve ardından Halil Mutlu’nun gelişi ile ülkemizde gelişen Halter sporunu doğru dürüst yapmak yerine devlet teşvik ödül yönetmeliğinin altınlarına göz dikerek haltercilerimizi kadını, erkeği ile doping zehrine bulaştırdıkları ve halter sporunu bitirmiş iken…
Atletizmde Afrikalı Elvan Abeylegesse ile ve iyi niyetle başlayan genç atletlere rol model aşılama sürecinin sonunda, devleti kandırıp altın kazanma uğruna onu bile dopingle zehirleyen ve hatta 2012 Londra Olimpiyatları’nda kadınlar 1500 metre finali, tarihin en çok tartışılan yarışlarından biri oldu.
Ancak tartışmalar pistteki mücadeleden çok, yıllar içinde patlayan doping skandallarıyla alevlendi. Aradan geçen zamanda ortaya çıkan gerçekler, bu yarışı "Olimpiyat tarihinin en kirli yarışı" olarak anılmasına neden olan Son tura girildiğinde, özellikle Aslı Çakır Alptekin ve Gamze Bulut'un sergilediği ani hızlanmaları dikkat çekmişti.
Yıllar içinde yapılan doping analizleri ve biyolojik pasaport kontrolleri, korkulanı doğruladı. Birinci ve İkinci olan Aslı Çakır Alptekin ve Gamze Bulut’un yanı sıra Rus atletler Tatyana Tomashova ve Yekaterina Kostetskaya gibi isimlerin de doping yaptığı ortaya çıktı.
Yarışın en iyilerinden altısının sonuçları silinmiştir.
Ülkemizi dünyaya rezil eden bu büyük ahlaksızlığın mimarlarına Atletizm Federasyonu tarafından ömür boyu ve 4 yıl men cezası verilmiştir ama daha acısı ceza alan spor ahlaksızlarından biri hastalıklı bir siyasi anlayışla bir belediyenin maaşlı başkanı yapılmıştır.
Bunlar hepimizin malumudur. Malumatı olmayanlar CHATGPT ye sorabilirler.
Bizim minik spor dünyamızda böyle düzenler kurulurken, Filenin Sultanları, devlerin dünyasındaki haklı yerini tesadüfen değil sistem, çalışma ve emek ile almıştır.
Ancak bu arada ömür boyu men cezası almaları gereken affedilemez bir yanlışa da imza attılar.
Ben bu yanlışı yazmaktan utanıyorum ve gözlerim yaşarıyor.
En doğrusu Brüksel’de yaşananların belgesini paylaşayım.
Biraz da hep beraber duygulanalım ve utanalım!
Helal olsun size