Akıllı ve güçlü olmayı gerektiren affetmek, özgürlük getirir.

Bir Aile Danışmanı Olarak Affetme Konusunda Ne Söyleyebilirim?

Bir aile danışmanı olarak ifade edebilirim ki, hiçbir insan mükemmel değildir, uzun süreli bir ilişki yönetimi olan evlilikte eşler sürekli hata yapabilirler ve hatalardan ders alarak bu sayede gelişir daha çok deneyim sahibi olabilirler. Ancak en temel konu en başta niyetlerin iyi olması, kendini yetiştirmek, geçmişten, ders almaktır.

Gerektiğinde özür dileyebilmek, öz eleştiri yapabilmek, teşekkür ve takdir edebilmek yani evlilik olgunluğuna sahip olmaktır. En kritik konulardan birisi de geçmişle ilgili konuları, doğru zamanda, doğru ortamda ve doğru biçimde dile getirmek. Haklı-suçlu eksinine takılmadan geçmiş hatalardan ders alabilmek gerek. Hayatta en çok sevgi, saygı, sorumluluk ve sadakat göstermeniz gereken eşinize karşı hoşgörülü olmak olası ve hatalarını affetmek oldukça önemlidir. Affet ki, affetme kültürünüz gelişsin ve yeri geldiğinde sende affedilebilesin.

Zayıflar intikam alır, güçlüler affeder, akıllılar ise görmezden gelir.

Affetmek geçmişi değiştirmez ama geleceği özgürleştirir. Marianne Williamson'ın bu sözü, affetmenin sadece karşı taraf için değil, kendi ruhumuz için de ne kadar önemli olduğunu vurguluyor.

Düşmanlarınızı affedin ama isimlerini asla unutmayın. John F. Kennedy'nin bu keskin sözü, affetmenin barış getirirken, yaşananlardan ders çıkarmanın da gerekliliğini hatırlatıyor.

Affetmenin Psikolojisi

Kin, nefret ve düşmanlık besleyen, egosu yaralı ve var oluş sorunları yaşayanlar çoğunlukla bir yere takılıp kalır ve hayatlarını geliştirmek için gereken adımları atamazlar. Affetmek, sadece kişisel bir eylem değil, aynı zamanda psikolojik iyi oluş sağlayandır.

Affeden kişi, yaşamın hakkını vererek özgürce yaşama kapasitesine ulaşır. Ancak affedemeyenler, geçmişteki yaşanmışlıklarla boğuşarak, kendi hayatlarında bitmemiş işler bırakmış olurlar. Bu durum, bireylerin ilişkilerini ve ruh hallerini olumsuz etkiler. Özellikle aile ve sosyal ilişkilerde, affetmemenin getirdiği gerginlikler, zamanla daha büyük sorunlara yol açabilir

Affedilmesi Zor Haller!

Ancak kişiliğe, kimliğe saldırı varsa, fiziksel ve sözel şiddet, taciz tecavüz cana kast varsa, sevdiklerin mağdur ediliyorsa, adaletsizlikler, kumpaslarla yakınlarının ve senin geleceğin kariyerin, malın, mülkün gasp ediliyorsa, affetmek artık isyana mücadeleye tartışmaya ve çatışmaya dönüşebilir ki öykünün ne olduğuna göre farklı yaklaşımlar planlanabilir.

Doğru Zamanda, Doğru Kişiye Doğru Biçimde Karşılık Vermek Gerek!

"Bitmemiş işler" “tamamlanmamış işler” kavramı, geçmişte söylenmesi gerekirken söylenmemiş sözlerin ve yapılmamış eylemlerin verilmemiş tepkilerin, tıpkı cep telefonları bilgisayarlarda olduğu gibi kapatılmadığından çevrim içi sayfaların enerji tüketmesi gibi, iç dünyada devam eden olumsuz duygu ve düşünceler insanı yorar ve tüketebilir.

Bir olay karşısında sessiz kalmak, zamanla içsel bir yük haline gelir. Bu tür durumlar, bireyin kendini ifade etme yetisini kısıtlar ve ruhsal sağlığı üzerinde olumsuz bir etki yaratır. Olayın durumuna göre önce, yoğun duygu durumunun geçmesini sağlamak, sakinleşmek ve kendimize soracağımız doğru sorular ve doğru cevaplara göre davranmak ve sakinleşme sağlayan telkinde bulunmanın bir önemi var.

Ör: “Her ne kadar mağdur olsam ve bu durum beni aşırı öfkelendirmiş de olsa önce bir sakinleşmeliyim. Sonrası pişman olmamak için nasıl davranmalıyım?” gibi geçmişe ve soruna takılmadan, geleceğe ve çözüme odaklanmak daha profesyonel bir yaklaşımdır. “Haklı olmak ve haddini bildirmek” yerine örnek davranışlar sergileyerek sonuçta mutlu olabilmek mümkündür.

Affetmek Güçsüzlük Değildir!

Toplumumuzda affetme ile ilgili çelişkili yaklaşımlar gözlemleyebiliyoruz. Ve bazı kesimlerde affetmek bazen güçsüzlük olarak algılanabiliyor. Ancak bilinmelidir ki, affetme, bireyin kendi içsel özgürlüğünü kazanması anlamına gelir.

Affetmek, kişinin kendini bulması ve yaşamında ilerlemesi için bir fırsattır. Affetmenin arkasında yatan derin duyguları anlayabilmenin bir önemi vardır ve aslında affetmek bir güç göstergesi olabiliyor. Ör: “Bak bu sefer seni affediyorum; büyüklük bende kalsın.”

Çocukları Örnek Alın!

Ruhsal, bedensel, sosyal ve zihinsel yönden en sağlıklı olanlar geçmişe takılmayan çoğu zaman olayları teğet geçebilen, kişiselleştirmeyen, olumsuzdan çok olumluya odaklanan, güçlü egoya ve ruhsal dayanıklılığa sahip, duygu yönetim becerisi güçlü olanlar. Çocuklara dikkat edin, onlar en fazla şimdi ve burada olabilenler, anda kalabilenler, adeta birer yaşam ustasıdırlar; onlar yetişkinler gibi önyargıları, eleştirileri, yoktur. Çocuklar olumsuza daha az odaklanan ve gelecek kaygısı en az olanlar.

Özetlersek

Affetmek sadece başkalarını değil, aynı zamanda kendimizi de özgürleştirir. Geçmişteki yüklerden arınmak, daha sağlıklı ilişkiler kurmak ve içsel huzuru sağlamak için affetmek bir gereklilik haline gelir. Bu süreçte, bireyler kendi seçimlerini bilinçli olarak yaparak, yaşamlarını daha anlamlı ve dolu bir şekilde sürdürebilirler. Unutulmamalıdır ki, affetmek, insanın ruhsal sağlığını koruması ve hayatını dolu dolu yaşaması için atılacak en önemli adımlardan biridir.

Affetmek Üzerine Sözler

Nelson Mandela: "Affetmek, geçmişi değiştirmez; ama geleceği aydınlatır."

Mahatma Gandhi: "Affetmek, düşmanınızı yok etmenin en iyi yoludur."

Buddha: "Affetmek, kendin için yaptığın en büyük iyiliktir."

C.S. Lewis: "Affetmek, birini serbest bırakmak değil, kendini serbest bırakmaktır."

Martin Luther King Jr.: "Affetmek, sevgiye giden yoldur."

Henry Ward Beecher: "Affetmek, kalbiniz için en büyük iyiliktir."

Marianne Williamson: "Affetmek, kendimizi özgür bırakmaktır; başkalarını değil."

Victor Hugo: "Affetmek, insan ruhunun en yüksek erdemidir."

Mevlana: "Affetmek, kalbin en güzel duygusudur."

Ömer Hayyam: "Affetmek, insanın en büyük erdemidir; bağışlamak, ruhun özgürlüğüdür."