Herkes huzurlu, dengeli bir yaşam sürmek ister. Ancak modern hayatın hızında kaybolmak çok kolaydır… Bazen dış dünyaya o kadar odaklanırız ki iç dengemizi kaybederiz. Gerçekten huzurlu bir hayat yaşamak için nelere dikkat etmeliyiz ki yaşam bize daha kolaylaşsın.
1) Kendinle barış, kendini olduğun gibi kabul et.
Bu ne demek? Mükemmel olma çabasını bırakmalı Sürekli daha iyi olma isteği güzel ama önce kendimizi şu an olduğumuz halimizle kabul etmeyi öğrenmeliyiz… Kendimize şefkat gösterip, hataları büyütmeden her gün küçük adımlarla ilerlemeye odaklanmalı…
2) Geçmişi bırakıp, şimdiye odaklanmalı...
Geçmişi değiştiremeyiz. Ama onun bizi nasıl etkileyeceğini seçebiliriz. Sürekli eski hatalar, Kırgınlıklar ya da keşkeler içinde yaşamak sadece enerjimizi tüketir. Geçmişe deneyimdi, öğretiydi gözüyle bakıp, geçmişten özgürleşmeliyiz...
3. HAYIR demek.
Senin de benim de hakkım. Herkesi memnun etmeye çalışmak bizi yoruyor, enerjimizi tüketiyor. Kendini ön planda tutmak bencillik değil, kendine DEĞER vermektir. İç huzurumuzu korumak için, bize iyi gelmeyen şeylere hayır demeyi öğrenmeliyiz…
4) Sadeleş, hafifle, özgürleş.
Hem zihnimizdeki gereksiz düşünceler hem de hayatımızdaki fazlalıklar bizi aşağıya çeker. Sadeleşmek, sadece evimizde ki fazla eşyaları atmak değil, gereksiz insanları, toksik ilişkileri ve içsel yükleri de bırakmaktır. Bu sadece bir tarz değil, ruhsal bir hafifliktir.
5) Şu anı yaşa, zihnini anda tut.
Zihnimiz ya geçmişteki pişmanlıklarla ya da gelecekteki endişelerle meşgulse, ŞU AN'I kaçırıyoruz demektir. Bilinçli farkındalık şu ana odaklanmanı, hayatın tadını çıkarmamızı sağlar.
6) Doğayla, yeşillik alanlarla daha fazla zaman geçirmeli
Doğamız en büyük şifa kaynağımız. Toprağa basmak, denizi izlemek, ya da bir ağaç gölgesinde oturmak bile enerjimizi yeniler, tazeler. Kendimizi doğadan uzak tutmadan yaşayalım. Çünkü huzurun kaynağı orada.
7) Enerjimizi koruyacak sınırlar koymalı.
Kimlerle vakit geçirdiğimiz hangi ortamlara girdiğimiz çok önemli… Negatif enerji yayan insanlardan, bizi tüketen insanlardan uzaklaşmak durumlardan ruhsal sağlığımız için en büyük hediyedir. Kendimizi tükenmiş hissettiğimiz anlarda geri çekilmeyi bilmeliyiz.
8) Şükür ederek, bolluğun kapısını açarız.
Hayatımızda her zaman eksik bir şeyler olacaktır ama biz sahip olduklarımıza odaklandığımızda, içimizdeki bolluk hissi de artar. Her gün minnettarlık pratiği yapmak, kalben şükürde olmak bizi eksiklik, noksanlıktan tatmine taşır. Gözlerimizle gördüğümüz, soluduğumuz hava, sevdiklerimiz gibi şükredecek o kadar çok şey var ki!..
Son söz olarak daha huzurlu, dengeli bir hayat, dış dünyadaki değişimlerle değil, içimizdeki dönüşümle başlıyor. Küçük, ufak adımlarla da olsa, bu hayat derslerini uygulayınca hem zihinsel hem de ruhsal olarak hafiflediğimizi hissedeceğiz...
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Müjgan Nur Tutan
Dengeli ve Huzurlu Yaşamın İpuçları...
Herkes huzurlu, dengeli bir yaşam sürmek ister. Ancak modern hayatın hızında kaybolmak çok kolaydır… Bazen dış dünyaya o kadar odaklanırız ki iç dengemizi kaybederiz. Gerçekten huzurlu bir hayat yaşamak için nelere dikkat etmeliyiz ki yaşam bize daha kolaylaşsın.
1) Kendinle barış, kendini olduğun gibi kabul et.
Bu ne demek? Mükemmel olma çabasını bırakmalı Sürekli daha iyi olma isteği güzel ama önce kendimizi şu an olduğumuz halimizle kabul etmeyi öğrenmeliyiz… Kendimize şefkat gösterip, hataları büyütmeden her gün küçük adımlarla ilerlemeye odaklanmalı…
2) Geçmişi bırakıp, şimdiye odaklanmalı...
Geçmişi değiştiremeyiz. Ama onun bizi nasıl etkileyeceğini seçebiliriz. Sürekli eski hatalar, Kırgınlıklar ya da keşkeler içinde yaşamak sadece enerjimizi tüketir. Geçmişe deneyimdi, öğretiydi gözüyle bakıp, geçmişten özgürleşmeliyiz...
3. HAYIR demek.
Senin de benim de hakkım. Herkesi memnun etmeye çalışmak bizi yoruyor, enerjimizi tüketiyor. Kendini ön planda tutmak bencillik değil, kendine DEĞER vermektir. İç huzurumuzu korumak için, bize iyi gelmeyen şeylere hayır demeyi öğrenmeliyiz…
4) Sadeleş, hafifle, özgürleş.
Hem zihnimizdeki gereksiz düşünceler hem de hayatımızdaki fazlalıklar bizi aşağıya çeker. Sadeleşmek, sadece evimizde ki fazla eşyaları atmak değil, gereksiz insanları, toksik ilişkileri ve içsel yükleri de bırakmaktır. Bu sadece bir tarz değil, ruhsal bir hafifliktir.
5) Şu anı yaşa, zihnini anda tut.
Zihnimiz ya geçmişteki pişmanlıklarla ya da gelecekteki endişelerle meşgulse, ŞU AN'I kaçırıyoruz demektir. Bilinçli farkındalık şu ana odaklanmanı, hayatın tadını çıkarmamızı sağlar.
6) Doğayla, yeşillik alanlarla daha fazla zaman geçirmeli
Doğamız en büyük şifa kaynağımız. Toprağa basmak, denizi izlemek, ya da bir ağaç gölgesinde oturmak bile enerjimizi yeniler, tazeler. Kendimizi doğadan uzak tutmadan yaşayalım. Çünkü huzurun kaynağı orada.
7) Enerjimizi koruyacak sınırlar koymalı.
Kimlerle vakit geçirdiğimiz hangi ortamlara girdiğimiz çok önemli… Negatif enerji yayan insanlardan, bizi tüketen insanlardan uzaklaşmak durumlardan ruhsal sağlığımız için en büyük hediyedir. Kendimizi tükenmiş hissettiğimiz anlarda geri çekilmeyi bilmeliyiz.
8) Şükür ederek, bolluğun kapısını açarız.
Hayatımızda her zaman eksik bir şeyler olacaktır ama biz sahip olduklarımıza odaklandığımızda, içimizdeki bolluk hissi de artar. Her gün minnettarlık pratiği yapmak, kalben şükürde olmak bizi eksiklik, noksanlıktan tatmine taşır. Gözlerimizle gördüğümüz, soluduğumuz hava, sevdiklerimiz gibi şükredecek o kadar çok şey var ki!..
Son söz olarak daha huzurlu, dengeli bir hayat, dış dünyadaki değişimlerle değil, içimizdeki dönüşümle başlıyor. Küçük, ufak adımlarla da olsa, bu hayat derslerini uygulayınca hem zihinsel hem de ruhsal olarak hafiflediğimizi hissedeceğiz...