Bu ara Türkiye gündeminde Ronaldinho var.

Eski futbolcu, top cambazı, Barcelona’da beş sene top oynamış, emekli olmuş şu günlerde Survivor'da takılıyor.

Bu adam Barcelona'da çatır çatır top oynamış, El Clasico'larda (Real Madrid-Barcelona arasında oynanan maçların adı) Şampiyonlar Ligi’nde, İspanya Ligi’nde Barcelona'nın kupa almasında en büyük etkendi.

Napoli'yi tek başına sırtlayan Maradona kadar olmasa da, Barcelona’nın en önemli oyuncuları arasındaydı.

Hele ki, Şampiyonlar Ligi maçın da Chelsea’ye attığı gol, hala en ikonik gollerden biri sayılır.

Tabi sonra yaşı gelen her futbolcu gibi jübilesini yaptı, futboldan emekli oldu.

Peki ne oldu da Türkiye'nin gündemine oturdu?  Hem de Survivor’a misafir gelerek.

Anlatayım.

Şimdi ülke gündemini değiştiren birkaç uzundan biri olan Acun Ilıcalı yaptığı Survivor adlı programa Ronaldinho’yu getirdi.

Yarışmacılar ile birlikte top oynadı. Kâh röveşata attı, kâh çalım attı, kâh şakalar, espriler yaptı.

Bizim ülke de Survivor bir Şampiyonlar Ligi final maçı kadar izleniyor neredeyse. Hal böyle olunca ülke gündemi bir anda Ronaldinho oldu.

Tabi bu kötü bir şey değil olabilir, izlenebilir. Zaten Acun Ilıcalı daha önce de yaptı bunu.

Programına; Adriana Lima, Alessandra Ambrosio, Roberto Carlos, Nusret, Bruce Willis gibi bir çok ünlü ismi getirip, insanları ekran başına kilitledi.

Şimdi de Brezilyalı Ronaldinho gündem de.

Sinema, televizyon derslerinde de söylerler, dördüncü güç olarak geçer medya.

Diğer üçü; yasama, yürütme, yargı.

Güçler ayrılığı ilkesi.

Aslında belli ama bazen karıştırıyorum ne kimin elinde diye, o yüzden tekrar baktım internetten.

Yasama TBMM,

Yürütme Cumhurbaşkanlığı,

Yargı ise bağımsız ve tarafsız mahkemeler.

Bunların yanında, görünen ama görünmeyen bir güç olarak duran medya.

Bazen propaganda yapar, kendi düşüncelerini insanlara empoze eder medya patronları, bazen tarafsız prensibiyle yola çıkarlar ve gördüğü her şeyi insanlara da en objektif haliyle gösterirler bazen de, benim işim sadece reyting derler, diğer olayları önemsemez ülke ekonomisi ülkenin durumunu göz ardı eder, her saat dizi, her saat yarışma programı vardır kanallarında.

Yeri gelir Ronaldinho çıkar, yeri gelir Özgecan Aslan ‘ın olayı hakkında terbiyesizce yorum yapan zibidiler.

Güç medya patronlarında, bu gücü nasıl kullanacakları onlara kalmış.

Mesela biz, 4. güç medyadan bahsederken, Ronaldinho konuşurken, 22 Şubat gecesi yürütme gücü devreye girmiş.

13 Şubat’ta Erzincan’da meydana gelen maden faciası sonrası dün gece yani 22 şubat gecesi atamalar olmuş.

Maden, petrol, kömür işletmelerinde köklü değişikler yapılmış.

Adalet Bakanlığı

Sağlık Bakanlığı

Hazine ve Maliye Bakanlığı

Ulaştırma Bakanlığı

İletişim Bakanlığı

Strateji ve Bütçe Bakanlığı

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda da yeni değişikler olmuş.

Hatta, Sinema Genel Müdürlüğü’ne benim de derslerine katıldığım, sinema, senaryo konusunda birebir görüşme fırsatı bulduğum bir isim atanmış dün gece, Birol Güven.

Sabah erken saat haberi görür görmez tebrik etmek için mesaj attığım, öğrencisi olduğumu hatırlattığım ve eğer cevap vermek isterse birkaç sormak istediğimi söyledim.

“Dün olabilirdi, fakat bugün mümkün değil Okan” diyerek cevap verdi.

Maalesef daha fazla konuşamadık.

Diğer atamaları bilmiyorum fakat sinema alanında atanan Birol Güven sinemanın geleceği için farklı bir adım olacak onu biliyorum.

Çünkü Birol Güven, sinemanın ilerleyen yıllarda fazlası ile yapay zekayı kullanacağını düşünen, hatta kendi de bunlara yatırım yapmaya sıcak bakan, sinemanın çok farklı yerlere geleceğini düşünen ve bu tür adımlar atmaya cesareti olan biri. Bana kalırsa bu, sinema için farklı adımlar atılacağının işareti.

Umarım hem Birol Güven, hem ülke sinemamız için hayırlısı olur.