Bu manada bütün milli bayramlar ve anma günleri ulusal bilincin tazelenmesi ve yeni kuşaklara aktarılması için önemlidir.

Bizler bayramları pek sever ve coşku ile kutlardık.

Resmi geçit alanları ve caddeler halk ile dolup taşardı ama bayramları senin bayramın, benim bayramım diye sınıflandırmaya başlayınca ertesi günü bayramların anlam ve önemini unutur olduk.

İfade özgürlüğü denen demokratik kazanımın, milli ve manevi değerlere saydırma olarak algılanması ve kullanılması milli birlik ve beraberliğimize vurun en büyük darbedir.

Bayramlar ve anma günleri önemlidir ama arifesi değil, ertesi daha önemlidir.

23 Nisan Ulusal Egemenlik bayramı önemlidir ama 24 Nisan’da ulusun egemenliğinin ne kadar değerli ve önemli olduğunu bilmeyerek yaşamaya devam edersek 23 Nisan’ı inkar etmiş olmaz mıyız?

19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun genç adımlarının atıldığı ilk gündür. 20 Mayıs’ta gençliğin değerini bilmezsek ve onlara muasır medeniyet seviyesine ulaşmaları bilincini veremezsek ne anlamı kalır?

30 Ağustos Türk milletinin bağrından çıkan evlatlarının oluşturduğu ordunun yedi düveli dize getirdiği günün bayramıdır.

31 Ağustos’ da orduya milli iradeye müdahale görevi etiketlemek ya da orduyu siyasetin göbeğine oturtmak o zaferin getirdiklerini götürür.

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı en büyük coşku ile kutlanan bir bayramdır. Cumhuriyet kazanımlarının, demokrasinin kutlandığı ve kutsandığı bir bayramadır. Birkaç meczubun bu en değerli milli bayramımıza uzattığı çatal dilin hükmü yoktur.

Ancak ertesi günü biz 30 Ekim’de o değerlerin kıymetini biliyor muyuz?

Cumhuriyetin kazanımlarını devlet ve millet yararında kullanmak için çaba sarf ediyor muyuz?

Dün 15 Temmuz idi.

O günü hep birlikte yeniden yaşadık.  Şehitlerimizi, gazilerimizi milli ve manevi şuurla, törenlerle, dualarla minnet ve rahmetle andık.

Asıl olan 16 Temmuz’da ne yaptığımızdır.

O günün hainlerini, o günü hazırlayanları, o güne çanak tutanları, FETÖ hasretiyle yananları  “ etkin pişmanlık düzeni”  ile adil yargılayamıyorsak, kadroları temizlemek yerine devamına cevaz verecek şekilde yasalarla gevşetiyorsak ve hala siyasetin ve kurumların içinde kalmalarına göz yumuyorsak, 15 Temmuz’da şehit düşen 251 kişinin kul hakkına giriyoruz demektir.

İşte bu yüzden bayram ertesi ve 16 Temmuzlar çok önemlidir.