Bursa’nın son 40 yılında içinde siyaset olan iyi ya da kötü ne yaşanırsa yaşansın öznesi Faruk Çelik olmayan öykü yoktur.

Oysa Bursa şeftalisi, yeşili, döneri, kestane şekeri, dağı denizi kadar Bursa, 1950 yılından bu yana Ağabey veya Akil Adam etiket ile genel merkezlerin sağının da solunun da ithal vekil kontenjanı olarak tepeye koyduğu ve seçimlerden sonra Bursa’yı unutan milletvekilleri ile ünlüdür.

Hepsine yakını Bursa’ya ayak izi bile bırakmadan gittiler ama özellikle son 25 yılın faturasını hep Faruk Çelik’e ödettiler.

Bunu sebebini çok düşündüm ve sonunda buldum.

Bursa'da iş insanı olsun, siyasetçi olsun iyi iş üreteni döverler...

Ak Parti’nin kurucular kurulunun 51 üyesinden hala milletvekilliği devam eden tek isim olan, 24 yıllık iktidarında Türkiye’nin en uzun süre bakanlık yapan milletvekillerinden biri olan, Bursa’dan sonra ili dönem Urfa şimdi de Artvin milletvekili olarak TBMM de görev yapan Faruk Çelik kendisine en kolay ulaşılabilen bir siyasetçidir.

Buna bir de Ak Parti’de görev talep edilmez görev tevdi edilir ve gerekirse affı istenir ilkesi olduğuna göre Genel Başkanının her zaman takımında var olmasını istediği bir siyasetçi olduğunu bunun bürokrasi hazretleri dünyasında çok önemli olduğunu ekleyelim.

Benim de Faruk Çelik ile sohbetlerim ve görüşmelerim oldu.

Hepsinin de öznesinde parti gözetmeden Bursa vardı.

Bu görüşmelerimi bir köşe yazarı olarak değil, bir Bursa sevdalısı olarak yaptığım için yazmadıklarım, yazdıklarımdan daha önemli ve değerlidir.

En son görüşmemizi 14 Kasım’da yaptığımızda konuşmamız Sabiha Gökçen’de başladı bittiğinde Gemlik’e geldik dedi ama 17 Kasım’da Bursa adına maksat hasıl oldu.

Bana son cümlesi yakında “Atış Serbest” başlığı ile bir basın toplantısı yapacağım. İftiracıları ve sormadan atıp tutanları bizzat arayarak davet edeceğim oldu.

Bu noktayı da bütün basın davetlerine çağırılan birisi olarak toplantı yaparken davet etmek için isim seçenlerin dikkatine sunuyorum.

Ve o gün geldi katılım çoktu ama güvenliği konusunda garanti verdiğini söylediği bunu yazarken bana sorsaydın diyeceklerinden kimse yoktu.

Hakkında yapılan dedikoduları ve iftiraları cevapladığı uzun bir başlangıç yaptı ve aslında anlattıkları günün özetini oluşturdu.

Bunlar....

Faruk Çelik Bursa BŞB Başkanlığına mı oynuyor?

Faruk Çelik Atış Yapı’ya çöktü mü?

Oğlu Enes Çelik’in Bursaspor başkanlığı özel bir planın parçası mı?

Enes Çelik BTSO seçimlerinde aday mı olacak?

Artvin Milletvekili Faruk Çelik neden Bursa ile İlgileniyor.

Faruk Çelik başta Mustafa Bozbey olmak üzere onla, bunla, şunla ya da hepsi ile ticari ortak mı?

Faruk Çelik’in acı günlerinde benim de tanık olduğu “aile ferdi” gibi davranan Emin Adanur, şimdilerde neden uzaktan atış yapıyor.

Ve en önemlisi Ak Parti Bursa teşkilatı ile aralarında soğukluk ve sorun var mı?

Bunların hepsine amasız, fakatsız tek tek cevap verdi.

Ben kurucuların biri olduğum Ak Parti’ye ve Genel Başkanıma gönülden bağlıyım. Görev talep etmeden verilen her görevi layığı ile yapmanın gayreti ve huzuru içerisindeyim. Yaklaşık 35 yıldır Cumhurbaşkanlığı dışında bütün görevlerde bulundum. Bu saatten sonra nasıl bir hırsım olabilir dedi.

Bursaspor’un durumu herkes tarafından biliniyordu ve bu borç ile bu yükün altına girilmez diye diye kulüp kapanma noktasına geldiği gibi seçilen başkanlara da İş Dünyasının güven sorunu vardı. Henüz makamında Belediye Başkanlığını bile kutlamadığım günlerde Bozbey beni aradı ve “Bakanım Enes’i Başkan olarak verip siz de arkamızda durup destek verirseniz Bursaspor’u eski günlerine taşırız.” dedi

Hesaplara bakmadan karar vermem dedim.

“Ölçtük tarttık anlatıldığının biraz üzerinde 2 milyar civarında borç yükü olduğunu gördük ama güven ortamı yaratıldığında ödenemez denilen borcun ödeneceği gibi takımın şampiyon olacağını öngördük.

Öyle de oldu! Fena mı oldu? dedi.

Bu riski daha önce siyaset ve iş dünyasından kimsenin üzerine almadığını hatta uzak durduğunu biliyoruz.

Bu konuyu bir ironi ile noktayı koydu[OG1] .

“Yarına çıkmaya garantimiz olmadığı fani dünyada hedefim Bursa Büyük Şehir Belediye Başkanı olmak, Enes BTSO başkanı olacak, Sefa’yı milletvekili yapmak ve aile fertlerini de TBMM de ve devlet katında önemli görevlere getirmek gibi hedeflerim var” dedi.

Kuldan utanmıyorsanız Allah’tan korkun yahu diye ekledi.

Ben evlatlarımın siyasetten uzak kalmalarını istedim ve bunu da başardım dedi. Bana yapıştırılmaya çalışılan bu gibi şeylerden çokça örnek var ama bende bulamazlar diyerek noktayı koydu.

Enes Çelik’in Başkan olarak seçildiği Uludağ OSB gibi bir yapının içindeki “yönetim, altyapı ve üstyapı” ayarsızlıkları başarı ile düzelttiğini, şimdi de Bursaspor başkanı olarak başarılı bir şekilde devam ettiğini söyleyerek başarıya ortak olsunlar gururlansınlar ama başarıya kulp takmaya kalmasınlar çünkü artık asılsız iddialara karşı susmayacağım dedi.

Taş atana taş, gül atana gül atacağım. Bizimle sorunu olanın kendi hesaplarında sorunu vardır dedi.

Bursa’da ne işi var diyenlere de manidar bir gönderme yaptı.

“Bursa’da parti içi ve dışı siyasi çekişmeler Bursa’ya çok şey kaybettiriyor. Ben o dönem Bursa’da olsaydım. YHT ihale teslim tarihi olan 2016 da Bursa’ya gelirdi dedi.

Artvin Milletvekili olarak bu dönem tarihinin en büyük hizmetlerine imza attık.

Genel Başkanım tarafından Kamu İşçileri Toplu sözleşmeleri için Ankara’da görevlendirildim.

Partime ve Genel Başkanıma bağlıyım. Genel Başkanım ve Partim bana ne görev verdiyse yaptım ve yaparım.

Bana bu soruyu soracağınıza, görevini yapmayanlara Bursa için ne yaptınız diye sorun dedi.

Bugün bir adres ve kişi vermiyorum.

Kimseye de gönderme yapmıyorum ama bundan böyle gelen adrese cevabını göndereceğim diye ilave etti.

Atış Yapı konusunda da benim bildiklerim ifade ettiklerinden daha fazladır.

Atış Yapı’nın bir devlet bankası ile ciddi sorunu vardır. Genel Müdürlerinden randevu almak için başvurmadığı kişi ve çalmadığı kapı kalmamış ama bir türlü alamamıştır. Sonunda “Artvin Milletvekili Faruk Çelik” in kapısını çalmış ve randevu alınmıştır. Faruk Çelik kendi ifadesiyle tecrübeli bir siyasetçi olarak Atış Yapı ile birlikte üç Bursa Milletvekili ile birlikte toplantıya girmiş ve Genel Müdüre “Biz buraya siyaseten olur talep etmeye gelmedik. Bursa’da yatırımcı, işçi, tedarikçi, taşeronlardan oluşan 50 bin kişi civarında ciddi bir mağduriyet var. Bankacılık ölçüleri içinde yapılabilecek bir şey varsa çalışın” diyor ve diğer vekil arkadaşları da bakanın sözlerine aynen katıldıklarını ifade ediyor.

Banka, Atış Yapı’nın finans çözümünün olmadığını raporlayınca da Atış Yapı biz kredi alıp işe devam edecektik ama Faruk Çelik kredi almamıza destek vermedi diye bir yalanla mağdurların gazını alıyor.

Oysa Atış Yapı ile çok anlamlı dostlukları ve alışverişleri olan siyasetçiler var.

Aslında Emin Adanur’da benzer sebeplerden Faruk Çelik’e göndermeler yapıyor. Faruk Çelik, Emin Adanur için sadece babası dostumdur. Ailesini düşürdüğü duruma çok üzülüyorum Allah ıslah etsin dedi.

Faruk Çelik’in hiçbir kişi ve kurumla ortaklığı olmadığını da kendi ağzından duyduk.

Basın toplantısına katılan yazar arkadaşların da güzel tespitleri var.

Ben de bildiklerimi dinlediklerimle harmanlayıp uzunca bir özet çıkardım.