Yemen'de başkent Sana dahil ülkenin önemli bir kısmının kontrolünü elinde bulunduran ve İsrail - Hamas savaşının patlak vermesi sonrası sözde "Filistinlilere destek" amacıyla Kızıldeniz'de seyreden ticaret gemilerine saldıran Husilerin niyetinin insani ve barışçıl olmasını düşünmek safdillik olmaz mı?
Bu duruma göre ABD, Husi saldırılarına karşılık olarak Kızıldeniz'deki ticareti korumak için çok uluslu bir operasyon oluşturdu diye hain mi oluyor?
Kızıldeniz'de ticari gemileri hedef alan Husiler, birçok taşıma şirketinin rota değiştirmesine neden olurken, küresel ticarete de darbe vurmasının akıl ve mantık ile izahı var mı?
Bu tip silahlı unsurlara mücahit ve hatta satılık adamlar bile denmez.
Bunlar bana göre kendilerini dehşet saçmak, korku salmak ve küresel dengeleri bozmak adına birilerine kısa süreli kiralayan ahlak yoksunu guruplardır.
Din maskesi ile Orta Doğu'yu kana bulayan, kadınları ve kız çocuklarını pazarda satan en önemlisi benim aslan gibi iki Mehmetçiğimi meşale tutuşturup yakan bu mahluklar yok edilene kadar bölgeye huzur gelmez.
Kızıldeniz’deki Husi terörünün İsrail’i protesto ile ilgisi yoktur. Onların gerçek niyeti IŞİD gibi terörü kullanarak Kızıldeniz’de yeni nesil korsanlık yapmaktır.
Avrupa ülkelerinin Uzakdoğu ile hammadde ve ürün ticaretinin ana damarı olan Süveyş Kanalı sayesinde gemiler, zorlu denizlerle çevrili Afrika kıtasının etrafını dolaşmadan Akdeniz’e ulaşmaktadır.
Husiler, Kızıldeniz’de ticaret gemilerini vurmaya başlayınca armatörler Süveyş Kanalı'nı kullanmamaya başladılar.
Bunun zaman ve fiyat maliyetine bakalım...
Bir konteyner fiyatı 1500 $ olup, Avrupa’ya bir ayda geliyordu.
Şimdi bir konteyner fiyatı 5.000 $ oldu ve Avrupa’ya hava–deniz şartları iyi giderse 4 ayda zor gelir oldu.
Yüzde 300 artan navlun ücretinin yanı sıra asgari stokla çalışmaya alışmış AB ekonomilerinin stokları bitme noktasına geldi.
Üretim maliyetleri öngörülebilenin katbekat üzerinde arttı.
Dünya ekonomisi pandemiden sonra yeni bir sınav verecek diye düşünüyorum...
Peki; bu yapılanların İsrail terörünü kınamakla bir ilgisi var mı?
Yok!
Bu işin kazananı var mı?
Elbette var.
Karanlık köşelerinden dünyayı karartmaya çalışan kara fikirli insanların kazandığı ve insanlığın kaybettiği bir oyun izliyoruz.
Yorum Ekle
Yorumlar (0)
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Osman GÜRÇAY
Karanlık adamların kara oyunu…
Yemen'de başkent Sana dahil ülkenin önemli bir kısmının kontrolünü elinde bulunduran ve İsrail - Hamas savaşının patlak vermesi sonrası sözde "Filistinlilere destek" amacıyla Kızıldeniz'de seyreden ticaret gemilerine saldıran Husilerin niyetinin insani ve barışçıl olmasını düşünmek safdillik olmaz mı?
Bu duruma göre ABD, Husi saldırılarına karşılık olarak Kızıldeniz'deki ticareti korumak için çok uluslu bir operasyon oluşturdu diye hain mi oluyor?
Kızıldeniz'de ticari gemileri hedef alan Husiler, birçok taşıma şirketinin rota değiştirmesine neden olurken, küresel ticarete de darbe vurmasının akıl ve mantık ile izahı var mı?
Bu tip silahlı unsurlara mücahit ve hatta satılık adamlar bile denmez.
Bunlar bana göre kendilerini dehşet saçmak, korku salmak ve küresel dengeleri bozmak adına birilerine kısa süreli kiralayan ahlak yoksunu guruplardır.
Din maskesi ile Orta Doğu'yu kana bulayan, kadınları ve kız çocuklarını pazarda satan en önemlisi benim aslan gibi iki Mehmetçiğimi meşale tutuşturup yakan bu mahluklar yok edilene kadar bölgeye huzur gelmez.
Kızıldeniz’deki Husi terörünün İsrail’i protesto ile ilgisi yoktur. Onların gerçek niyeti IŞİD gibi terörü kullanarak Kızıldeniz’de yeni nesil korsanlık yapmaktır.
Avrupa ülkelerinin Uzakdoğu ile hammadde ve ürün ticaretinin ana damarı olan Süveyş Kanalı sayesinde gemiler, zorlu denizlerle çevrili Afrika kıtasının etrafını dolaşmadan Akdeniz’e ulaşmaktadır.
Husiler, Kızıldeniz’de ticaret gemilerini vurmaya başlayınca armatörler Süveyş Kanalı'nı kullanmamaya başladılar.
Bunun zaman ve fiyat maliyetine bakalım...
Bir konteyner fiyatı 1500 $ olup, Avrupa’ya bir ayda geliyordu.
Şimdi bir konteyner fiyatı 5.000 $ oldu ve Avrupa’ya hava–deniz şartları iyi giderse 4 ayda zor gelir oldu.
Yüzde 300 artan navlun ücretinin yanı sıra asgari stokla çalışmaya alışmış AB ekonomilerinin stokları bitme noktasına geldi.
Üretim maliyetleri öngörülebilenin katbekat üzerinde arttı.
Dünya ekonomisi pandemiden sonra yeni bir sınav verecek diye düşünüyorum...
Peki; bu yapılanların İsrail terörünü kınamakla bir ilgisi var mı?
Yok!
Bu işin kazananı var mı?
Elbette var.
Karanlık köşelerinden dünyayı karartmaya çalışan kara fikirli insanların kazandığı ve insanlığın kaybettiği bir oyun izliyoruz.