.Nilüferspor Başkanı Muharrem Or , Whatsup üzerinden cevap hakkını kullandı ve gayet medeni ve saygılı üslup ile böyle bir suç işlemediğinin altını çizdi.

Uzun bir yazılı sohbet yaptık.

Laf olsun torba dolsun diye yazı yazmam ve fikri takip yaparım.

Üzüldüğüm konu ilgili sitede var ve haber değeri olan doping suçuna iştirak etme maddesi olan 2.8 e göre 4 yıl hak mahrumiyeti aldığını kendi ifadesiye bana hangi zavallının servis ettiğini sorgulaması idi.

O listede ömür boyu hak mahrumiyeti alanlarda vardı.

Böyle sporcu ahlakına, toplum değerlerine uymayan iddialara karşı dava açmak yerine, sıkışanlar tarafıından çok kullanılan bu olayın enstrüman olan bir FETÖ operasyonu olduğunu söyleyince, dava açtınız mı diye sordum ama yanıt vermedi.

Bana kimin gönderdiğinin umurunda olmadığı okuduğum iki satırlık bir yazı üzerinden saldırdığımı ifade etti.

İki satırlık iftira yazısı dediği belge ilgili federasyonun resmi sitesinde varken, kendini savunmak yerine Fetö taktiği masalına sığınmasını kendi kişiliğine verdim.

Hatırlarsınız

Bir dönem Avrupa Atletizm şampiyonalarının orta mesafe koşularında fırtına gibi kızlarımız vardı.

Madalyalar geliyordu ve bizler de bunun bir programın ürünü olduğunu düşünüp gururlanıyorduk.

İnsanı beşerin hafızası nisyan ile maluldur.

Bu kısaca balık hafızalıyız demektir ama Allah'tan Google var da hiç birşeyi unutmuyor.

Süreyya Ayhan, Nevin Yanıt, Elvan Abeylegesse, Nevin Yanıt, Aslı Çakır Alptekin, Gamze Bulut Alemitu Bekele ve Karin Melis Mey gibi branşlarının en iyi atletleri doping sebebiyle farklı sürelerde cezaya maruz kaldı.

Onları isimleri ile sordum.

“Beyefendi hepsini çok iyi tanırım, ben onların başarıları döneminde Kadın Atletizm Takımının başantrenörüydüm” cevabını verdi.

“İyi ama sizin başantrenörüyüm dediğiniz sporcuların çoğu dopingli çıktı, madalya ve ödülleri geri alındı” dedim.

Dünyaya rezil olduk diye ilave ettim.

“Hiç mi sorumluluğunuz yok “diye ekledim.

Ona cevap vermedii

Kimseye iftira atacak, kimsenin kuyusunu kazacak, olmayanı yazacak, dedikoduya inanacak yaşta değilim.

Hele hele ona cevaben yazdığım gibi kimsenin topu tüfeği ve tetikçisi değilim ve farkındaysa özel hayata asla girmedim.

Kişilere ve makama saygıda kusur etmediğim gibi bana ve emeğime yapılan saygısızlığa asla kayıtsız kalmam

Muharrem Or, kendince inandırması gereken kişi olan Şadi Özdemir'i inandırmış makamını kapmış ama o belediye de, o makam da kimseye mülk değildir.

Dahası bir eski çalışanın başkanlık makamının fahri olduğunu hatta başkanın cebinden harcama yaptığını dediğini eklemeliyim.

Şadi Özdemir'in teknik kadro seçimleri yeterince tartışılırken, buna sırtında sporda doping suçuna iştirak etmek suçundan 4 yıl spordan men cezası almış birini spor kulübüne başkan olarak ataması bizi şaşırtmadı.

Ben belgeyi yeniden koyuyorum ve kendisinden bu kararın iptal davası belge sonuçlarını rica ediyorum.